Takviye Edici Gıdalar : Ben Ne Kullanıyorum?


Son günlerde hemen herkes takviye edici gıdalar konusunda pek bir araştırmacı. Kolajenler, c vitaminleri, selenyumlar, Q10'lar vs derken etraf vitaminlerden geçilmez oldu. Tabii bunda corona virüs etkisi de oldukça yüksek. Herkes istiyor ki bağışıklığım tavan yapsın ve kırılmaz bir kalkanım olsun.

Yazımın en başından belirtmeliyim ki ilaç olmasalar da takviye edici gıdaları, yani propolis, selenyum, magnezyum, Q10, kolajen, ginseng, alpha lipoic acid vb. ürünleri mutlaka doktora sorarak kullanmalısınız. Çünkü bunların da tıpkı ilaçlar gibi etkileşimleri olabileceğinden fayda yerine zarar görebilirsiniz. Özellikle de C ve D vitamini konusunda da dikkatli olmakta fayda var.

Ben sizlerle uzun zamandır kullandıklarımın yanı sıra, corona virüs döneminde başladıklarımı da paylaşacağım.

  • Listenin ilk sırasında D vitamini var. Vücudumuz için olmazsa olmaz. Kanserden tutunda aklınıza gelebilecek pek çok hastalığa destek, bağışıklığa da can yoldaşı. Uzun zamandır kullanıyorum çünkü benim D vitamini hep yerlerde.
  • Sonrasında sırayı Ginseng Coenzim Q10 karışımı takviye edici gıda alıyor. Bunu da uzun zamandır kullanıyorum. Yaşım genç olduğu için önceliğimi Q10'e verdim. Ginseng işin bonusu. Bu takviye gün içerisinde hem daha enerjik hem de dinç olmamı sağlıyor. Coenzimin en önemli özelliklerinden biri hücrelerde enerji üretimini arttırması.
  • Ve yine uzun zamandır kullandığım bir diğer ürünse kolajen. Menisküs yırtığım olduğu için özellikle diz eklemlerimin sağlığı oldukça önemli. Her gün içmesem de haftada en az 3 gün alıyorum.
  • Gelelim bu dönem başladığım kıymetli desteklere. İlk olarak propolis takviyesinden bahsedeceğim. Tüm uzmanların üstüne basa basa anlattıkları propolis tam bir bağışıklık dostu. Günde bir tane propolis bağışıklığınız için faydalı olacaktır.
  • Bir sonraki ürün önceki yazımda da bahsettiğim Quercetin (kuersetin). Tam bir bomba. Ciddi faydalara sahip. Ben Solgar'ın C vitamini içeren ürününü tercih ediyorum. Ki bu dönem C vitaminine de ciddi derecede ihtiyacımız var. 
  • Ve selenyum... Astım belirtilerini azaltıyor. Bağışıklığa destek oluyor. Ciddi bir antioksidan. Bu yüzden bazı günler destek için onu da kullanıyorum.
Aslında listeye corona virüs çıkmadan önce hyaluronic asit takviyesini de eklemek istiyordum. Özellikle nemsiz ciltler için ideal bir takviye. Cilt elastikiyetini korur, sıkı ve sağlıklı bir görünüm elde edilir. Hyalüronik asit, eklem rahatsızlıklarına, cilt kırışıklıklarına, yara iyileşmesine, göz kuruluğuna, sistit ve kronik yorgunluklara iyi gelir. En yaygın olarak eklemlerdeki aşınma ve yıpranma sonucu gelişen osteoartritin tedavisi için kullanılır.

Pek çok bakım ürünü içeriğinde hyaluronic aside rastlamak mümkün aslında. Fakat takviye edici olarak kullanmak daha farklı bir durum. Virüs dönemi diğer takviye gıdalara yönelince pek de aciliyeti olmayan hyaluronic asitten vazgeçtim ben de.

Elbette tüm bu ürünleri tek seferde ya da aynı anda kullanarak mucizeler yaratmak isteyebilirsiniz. Fakat kullandığınız miktarlar, vücudunuzun ihtiyaç düzeyi ve etkileşimler oldukça önemli. Bu yüzden uzman bir hekime danışarak ya da tahlil yaptırarak (ki bu aralar hastanelere gitmemekte fayda var) doğru sonuçlara ulaşabilirsiniz. Bunlar tamamen benim kullandığım ve içerik bilgilendirmesi amacı ile sizlerle paylaştığım ürünler. 

Sağlıkla kalın. Sevgiler...

#evdekal

Yorumlar